Paylaş:
<?php echo $baslik; ?>

Kur'an-ı Kerim bizlere yaratılışta, hak ve sorumlulukta erkeklerle eşit konumda olan bir kadın portresi çizmektedir. Kadınlar hem Allah'ın kulu olması bakımından, hem temel haklar ve sorumluluklar bakımından erkeklerle aynı seviyede olmakla birlikte aralarında herhangi bir farklılık da gözetilmemektedir.

Konuyla ilgili Kur’an-ı Kerim’de Ahzap suresinin 35. Ayeti    Kadın ve erkeği birlikte muhatap alması bakımından dikkat çekicidir: “Müslüman erkeklerle Müslüman kadınlara, mümin erkelerle mümin kadınlara, sadık erkeklerle sadık kadınlara, sabırlı erkeklerle sabırlı kadınlara, Allah’tan hakkıyla korkan erkeklerle Allah’tan hakkıyla korkan kadınlara, iffetlerini koruyan erkeklerle iffetlerini koruyan kadınlara, Allah’ı çok anan erkeklerle Allah’ı çok anan kadınlara şüphesiz ki Allah onların hepsine mağfiret ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır.”

Yine konuyla ilgili olarak, Yüce Rabbimiz “Mümin olarak, erkek veya kadın, her kim salih ameller işlerse, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar”( Nisâ, 4/ 124.) buyurmaktadır. İnsanın diğer varlıklardan farkını ve değerini ortaya koymak için Kur'an-ı Kerim'de ifade edilen halife sıfatında da kadın ve erkek ayrımı gözetilmemiştir.  

“Kadın ve erkek için Allah katında daha değerli olmanın yegâne ölçüsü ise sadece takvadır. Yani Allah’a karşı gelmekten sakınmak ve bütün boyutlarıyla sorumluluklarının gereğini yerine getirmektir.

İbadetler konusunda da Cenab-ı Hak kadın ve erkek arasında bir ayrım gözetmemiştir. Efendimiz (sas) de kadınları sadece dinlerini öğrenmeleri konusunda değil, aynı zamanda ibadetlere iştirak etmeleri konusunda sürekli teşvik etmiştir. Bu bağlamda kadınların umre ibadetine katılmaları ve bu ibadetin sevabından ve bereketinden mahrum olmamaları dinimizin kadınlara verdiği değer boyutuyla ele alınmalıdır. Bununla birlikte bazı ibadetlerin uygulanmasında kadın ve erkek arasında bir takım farkların olması da Kur’an’ın ve Hz. Peygamber (sas)’in uygulamaları ve tavsiyeleri ile sabit olmaktadır. Aşağıda da umre ibadeti esnasında kadınların ibadete dair uygulamaları hususunda bazı farklılıkları sıralanmıştır.

Umrenin yerine getirilişi açısından kadınlarla erkekler ara­sında görülen farklar şunlardır:

1. Kadınlar için erkeklerde olduğu gibi özel bir ihram kıya­feti söz konusu değildir. Kadınlar umre esnasında da elbise, başörtüsü, çorap, ayakkabı gibi her zaman giydikleri kıyafet­lerini giyerler. Yalnızca yüzlerini örtmezler.

2. Telbiye, tekbir, tehlil, salâvat okurken ve dua ederken erkeklerin yaptığı gibi seslerini yükseltmezler.

3. Remel ve Hervele yapmazlar.

4. İzdiham olan yerlerde mümkün olduğu kadar erkekle­rin arasına girmemeye özen gösterirler. Özellikle namaz kı­larken, erkek safları arasında kalmayıp kadınlara ait yerlerde namaz kılarlar.

5. Âdetliyken ihrama giren veya ihrama gir­dikten sonra âdet gör­meye başlayan hanımlar, umrelerini özel günleri geçtikten sonra yaparlar. Âdetleri devam ettiği sü­rece dua, tesbihat ve zikir ile kutsal iklimdeki vakit­lerini değerlendirirler.